İŞSİZLERDEN ALINAN 430.92 TL HARÇTA KALDIRILMALIDIR

Türkiye de işsizlik sayısı her geçen gün artarken işsizliğin önlenmesi adı altınca ciddi hiçbir politika izlenmemektedir. Aksine devlet sosyal devletten çıkmış ve tamamen ticari bir devlet şekline bürünmüş ve vatandaşlarını müşteri olarak görmektedir. Asgari ücretle huzurlu bir yaşamın imkansız olduğu bir devirde geçinemeyen işsiz bireyden bile en düşük 45 TL civarlarında Genel Sağlık Sigortası adı altında Aylık Primi alınması devletin ticarethaneye dönüştüğünün en belirgin özelliğidir. Hastaneler de sıra beklenmemesi, hizmet kalitesinin yükselmesi başarılı bir durum iken cebinde parası olmayan asgari ücretle geçinemeyenler hastanelerden faydalanamadıktan sonra, hastanelerin kalitesi artsa ne olur artmasa ne olur? Geliri düşük kesimler hastanerlerden faydalanamadıkları halde en düşük 45 TL civarlarında Genel Sağlık Sigortası primi olarak her ay devlete borçlandırılmaktadırlar. Hastaneye gitse de ayrı bir dert o zaman da geçinemeyen garibim farklı katılım payları altında devlete paralar ödemesi gerekmektedir.

Açıklamasına devam eden Bilgi Güvenliği ve Tüketici Hakları Danışmanı Hasan İsra Yıldırım “ Devlet izlediği politikanın yanlış olduğunu bugün çıkardığı af ile kabul etmektedir. Milli gelirin arttığını söyleyenlere sormak gerek bu gelir gariban vatandaşıma yansımadıktan sonra bu gelir kime yansımaktadır? Polonya da bile asgari ücret 1055 lira iken elektrik, telefon, doğalgaz ücretsiz iken Türkiye de asgari ücretle çalışanlara ne ulaşımda ne de farklı bir konuda kolaylık gösterilmektedir. Yine bakıyorsunuz emekli olan birisi kendisine iş yeri açtığında devlet maaşından kesinti yaparken emekliliği geldiği halde emekli olmayan memurdan, işçiden kesinti yapmamaktadır. Emekliliği geldiği halde emekli olmayandan da kesinti yapılsa belki emekliye ayrılıcak ve onun yerine hem kuruma faydalı olacak hemde geleceğe umutla bakmak isteyen birisi gelecektir.“ dedi.

ÖZEL GÜVENLİK GÖREVLİSİ BAŞVURU HARCIDA KALDIRILMALIDIR

Konuşmasını sürdüren Yıldırım “ Özel Güvenlik Görevlisi olmak isteyenler kurslara masraflar yaptıktan sonra , sınavı kazandığında devlet 430.92 TL tutarında Özel Güvenlik Görevlisi harcı almaktadır. Zaten kurs ücretini zorla bulan işsiz bu tutarı yatıramadığı için sınavı kazandığına dair belgesini öylece elinde bekletmektedir. İşsize sahip çıkıyorum diyen bir devlet anlayışında Asgari Ücretin yarısı kadar harç tutarı alınması hangi adalet yaklaşımına sığar? Nasıl ki önceden yenileme işleminde alınan harç kaldırıldıysa ilk başta alınan bu harçta kaldırılmalıdır. Çünkü işsizin bir sürü borcu varken kendisine çıkış yolu arayan birisinden böyle harçlar almanız onu tamamen hırsızlığa ya da başka bir suça teşvik etmeniz demektir. Bunların önüne geçilmedikte suçlar her geçen gün artmaya devam eder ve en küçük kıvılcımlarda bile büyük olaylar meydana gelir. ” diyerek konuşmasını bitirdi.

MAAŞINIZDA EKSİLME Mİ VAR? SEBEBİ BU OLMASIN

MAAŞINIZDA EKSİLME Mİ VAR? SEBEBİ BU OLMASIN

Hastayı hiçbir şekilde görmeden, eczane kalfaları yada başkalarının aracılığı ile  ilaç yazan hekimlere zaman zaman davalar açılmaktadır. İlaç yazıldığında çalışanlardan ilaç ve muayene parası kesintileri eczaneler aracılığıyla peşin alınırken, emeklilerin ise maaşından kesilmektedir. Emeklilerin maaşından kesildiği için, emekli birisinin haberi olmadan bir başkası onun yerine ilaç alabilmektedir. Buda emeklinin maaşında kesintilerin oluşmasına neden olmaktadır. Konuyla ilgili Bilgi Güvenliği ve Tüketici Hakları Danışmanı Hasan İsra Yıldırım aşağıdaki çarpıcı açıklamayı yaptı :

“Bazı hekimler iyi niyetli olarak, gelen aracıların isteği üzerine hastalara ilaç yazabilmektedir. Hekimin bu iyi niyetini su istimal eden bazıları ise hastanın haberi olmadan kendisine ilaç yazdırmaktadır. Böyle bir durumda hastanın haberi olmadan muayene yapılmış olmakta ve karşılığında hastanın hesabına muayene ücreti , ilaç kesinti bedeli eklenmektedir.” dedi.

MUYANE KATILIM PAYINI, İLAÇ KESİNTİSİNİ NASIL ÖĞRENEBİLİRİM?

Konuşmasına devam eden Yıldırım, “vatandaşlarımız bu uygulamadaki aksaklıklardan haberi olmadığı için , özellikle art niyetli kişiler emeklilerin haberi olmadan kendilerine ilaç yazdırarak emeklilerimizi ve diğer vatandaşlarımızı maddi olarak kayba sokabilirler. Bu durum açığa çıktığında vatandaşlarımız kendilerini haksız yere mahkemede de bulabilirler.

Vatandaşlarımızın mağdur olmaması için www.turkiye.gov.tr sitesi üzerinden e-devlet şifreleriyle https://www.turkiye.gov.tr/muayene-katilim-payi-sorgulama linkinden muayene olduğu, ilaç yazdırdığı tarihleri kontrol etmeleri gerekmektedir. İlaç yazdırmadığı halde üzerine ilaç yazdırıldığını gören vatandaşlarımız konuyla ilgili SGK’ya şikayet yapıldığında gerekli incelemeler hemen yapılmaktadır. Üzerine ilaç yazdırıldığı halde, hakkını aramayan vatandaşlarımız bu durumla karşılaştığında hem maddi olarak kayıp yaşamaktalar hem de kendilerini hiçbir suçu yokken mahkemelerde bulabilirler.” dedi.

HASTA KENDİSİNE YAZILAN İLAÇLARI NEDEN E-DEVLET ÜZERİNDEN GÖREMİYOR?

Bilgi Güvenliği ve Tüketici Hakları Danışmanı Hasan İsra Yıldırım e-devlet Türkiye Portalının henüz tam anlamıyla faaliyete geçirilemediğini ve bir sürü eksikliklerin bulunduğunu belirtmektedir. E-reçeteye geçilmesinden dolayı hasta kendisine yazılan ilaçları göremiyor ve bunun neticesinde eczane o ilaçların yerine Muadil ilaç verebilmektedir. Hastaya verilmesi gereken ilacın yerine Muadil ilaç verilmesi ne derece doğrudur? E-reçeteye geçilse bile hastanın isteği üzerine hekimler yazdıkları ilaçların listesini vermektedirler. Hekimlerin yazdığı ilaçların listesi e-devlet üzerinden neden görünmüyor? E-devlet üzerinden görünürse hastalar kendilerine yazılan ilaçlarla, eczanelerden aldıkları ilaçların aynı olup olmadığını buradan da kolaylıkla sorgulayabilirler.

BANKA KESİNTİLERİNİ ALMAK İÇİN GEÇ KALMAYINIZ…SON GÜN NE ZAMAN?

BANKA KESİNTİLERİNİ ALMAK İÇİN GEÇ KALMAYINIZ… SON GÜN NE ZAMAN?

Bankaların yaptığı kesintileri geri almak isteyen vatandaşlarımızın Mart ayı içerisinde başvurmaları gerekebilir. 13 Şubat 2013 tarihinde ulusal basında “BİMER üzerinden banka kesintilerini geri alma” konulu haber tamamıyla doğru ve belgeli olmasına rağmen bakanlık bu haberi yalanlamıştı. Bu haberden 1,2 sonra ulusal basında “Bakan bankalara resti çekti” diye bir haber yer almıştı. Haber başlığından bankalar ile bakanlık arasında nasıl bir sürtüşme olduğu sanırım belli olmaktadır. Bakanlık Mart ayı sonuna kadar, bankaların faiz dışı gelir elde ettikleri 31 kalem ücretin düzenlenmesi konusundaki çalışmayı tamamlamak ve sona gelmek istiyorlar. Burada tüketicilerin aleyhine de bazı kararlar çıkabilir. Çünkü bankalar da , bakanlığa biz de faizleri yükseltiriz diye cevap verdiler.

Konuyla ilgili sitemize açıklamada bulunan Bilgi Güvenliği ve Tüketici Hakları Danışmanı Hasan İsra Yıldırım şunları söyledi :

“Biz de her şeye hazırlıklı olmak için bankanın yapmış olduğu kesintileri geri almak isteyen vatandaşlarımıza yardımcı olabilmek için bazı dokümanlar hazırladık. Bunlar içinde Tüketici Hakem Heyetine örnek başvuru dilekçesine, akla gelebilecek sorulara ve cevaplara, kararlara ve faydalı olacağına inandığımız bazı bilgilere yer verdik. Banka kesintilerini geri almak isteyen vatandaşlarımızın en kısa sürede Tüketici Hakem Heyetine başvurmalarını istiyoruz.” dedi.

DOKÜMANLARA AİT LİNKLER

Akla Gelebilecek Sorular ve Cevapları, Başvuru Yapmadan Önce Mutlaka İnceleyiniz.

Linki:

http://xa.yimg.com/kq/groups/16071574/494254458/name/basvurubilgisi.pdf

         Başvuru Dilekçe Örneği, Kendinize Göre Düzenleyebilirsiniz.

Linki:

http://xa.yimg.com/kq/groups/16071574/1224184196/name/TUKETICI%20SIKAYETI%20DILEKCE%20ORNEGI%2Edoc

Başvuru Yaparken Hesap Özetine Gerek Olmadığına Dair Ticaret İl Müdürlüklerinin ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığının Görüşleri.

Linki:

http://xa.yimg.com/kq/groups/16071574/578902255/name/1hesapozetinegerekyok.pdf

         Bankalar Yaptıkları Kesintileri Yasalara Dayandırsa Bile, Linkteki Ayrıntılı Karar İncelendiğin de , Yasaya Tamamen Aykırıdır. Başvuru Dilekçenize Bu Kararı Mutlaka Ekleyiniz.

Linki:

http://xa.yimg.com/kq/groups/16071574/828242016/name/2AYRINTILIKARAR.PDF

https://hotfile.com/dl/198341796/c5adac7/2AYRINTILIKARAR.pdf.html 

NOT: Açamadığınız dosya olursa e-posta gönderebilirsiniz...

Hasan İsra Yıldırım

Bilgi Güvenliği ve Tüketici Hakları Danışmanı

hiyildirim@ymail.com

twitter.com/SadeBirSevgi

sade1sevgi.blogspot.com

0 542 518 1981

Anayasa Mahkemesi Harcı AİHM’e Şikayet Edildi

Amasya’lı Hasan İsra Yıldırım, Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru yapıldığında istenen harç parasını Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine şikayet ettiğini belirtti. Konuşmasına devam eden Yıldırım aşağıdaki açıklamayı yaptı :

Yargılandığım davalardaki yaşadığım haksızlıklar nedeniyle Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapmak istedim. Ekonomik durumumu da anlatan bir dilekçe ile Adalet Bakanlığına başvuruda bulunarak, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru için harç parası ödemek zorunda mıyım? dedim. Adalet Bakanlığı bana gönderdiği yazıda Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru için harç parası yatırmam gerektiğini belirtti. Oysa denilmesine göre ekonomik durumu iyi olmayanlar Anayasa Mahkemesine ücretsiz başvurması gerekiyordu. Anayasa Mahkemesine başvuruda ki bu açıklamada tam net değil. Bu hususla ilgili Prof. Dr. Ersan Şen diyor ki : “İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi'ne yapılan başvurularda olduğu gibi, Anayasa Mahkemesi'ne yapılan başvurular da ücretsiz olmalıdır. Başvuru sayısı, Kamu Hukuku alanına giren bir başvuruyu ücretlendirmek suretiyle hak arama hürriyetini kısıtlayarak azaltılamaz. Şikayet ve başvuruların azaltılması, hukuk düzeninin sağlanıp korunması, adalet ve eşitlik ilkelerinin ve dürüst yargılanma hakkının gözetilmesi ile mümkün olabilir. Anayasa m.36'nın birinci fıkrasına göre, “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir”. Bu nedenle, Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvurunun harca tabi tutulması Anayasaya aykırıdır.”

Bende Adalet Bakanlığının gönderdiği yazıyı delil olarak ekleyerek, maddi durumumu gösteren belgelerle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine, Türkiye’yi şikayet ettim. Maddi durumu iyi olan nasıl hakkını arayabiliyorsa maddi durumu iyi olmayan vatandaşlarımda haklarını arayabilmelidir. Adaletin gerçekleşmesi isteniyorsa bu durum zorunludur. AİHM’e gönderdiğim yazıda başka hususlara da değindim. Anayasa Mahkemesine yapılan başvuruyu kötüye kullandığı tespit edilenden 2.000 TL ceza ve mahkeme masraflarının talep edilmesinin sakıncalarını da dile getirdim.

Ne yazık ki ülkemizde maddi durumu iyi olmayan kimseler haklarını aramakta çok zorluk çekiyor ve mağdur oluyorlar. Bazı davalarda maddi durumu iyi olmayan kimselere adli para cezası verilmektedir. Oysa adamın zaten maddi durumu iyi değil, üstelik adamın geçmişe yönelik bir suçu olmadığında yaptığım araştırmalarda bazı illerde suçları ertelenirken bazı illerde ise adli para cezası ile cezalandırılmaktadır. Kararlar illere göre değişmektedir. Parası olan hapis yatmazken, parası olmayan vatandaşlarımız hapis yatmaktadır. Buradaki adaletsizliği de AİHM’e gönderdiğim yazıda belirttim. Türkiye’deki yargılamadaki usulsüzlükler nedeniyle 2013 yılı içerisinde AİHM’e 40-50 tane daha mektup göndermeyi düşünüyorum. Amacım maddi durumu iyi olsun kötü olsun her vatandaşımın haklarını aramasını sağlamaktır. AİHM’e göndereceğim mektupların ücretini de arkadaşlarım ve tanıdıklarım sağlayacağı için bana düşen görev sadece aksaklıkları, eşitsizlikleri dile getirmek, yazmak. Elbetteki AİHM bu konulardan dolayı Türkiye’ye ceza verirse, burada Türkiye’nin zorunlu olarak değişiklik yapması şarttır. Yoksa Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapılmasının önünün açılmasının hiçbir değeri yoktur. Unutmamak gerekir ki Başbakan Recep Tayyip Erdoğan içinde geçmişte AİHM'e başvuru yapıldıysa, Sayın Cumhurbaşkanımızın eşi Hayrünnisa Gül, AİHM’e başvuruyorsa, Türkiye de yaşadığım yargılamalardaki bir sürü haksızlıklar nedeni ile ben neden başvuruda bulunmayım? AİHM'e ne kadar çok başvuru olursa Türkiyemizdeki adalette o oranda güçlü olacaktır. Yargılandığı davalarda haksızlık yaşamasına rağmen konuyu Adalet Bakanlığına bildirmelerine rağmen bir çözüm bulamayan vatandaşlarımın da AİHM'e başvurmalarını isterim. Tarafıma ulaştıklarında bu konuda kendilerine yardımcı olabileceğimi belirtirim. 

Hasan İsra Yıldırım

twitter.com/sadebirsevgi

hiyildirim@ymail.com

BANKA KESİNTİLERİ İLE İLGİLİ FLAŞ AÇIKLAMA

BANKA KESİNTİLERİ İLE İLGİLİ FLAŞ AÇIKLAMA

Banka kesintilerinizi internet üzerinden BİMER yoluyla kolaylıkla geri alabilirsiniz haberimiz www.kpssrehber.com sitesinden sonra, Anadolu Ajans aracılığı ile tüm ulusal haber sitelerinde yer aldı ve Haber Türk TV de (14.02.2013) haberimizi gün boyu vermesi nedeniyle yoğun başvurular nedeniyle BİMER sistemi ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığı kitlendi.

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Bayram Uzunoğlan’ın yapmış olduğu açıklamada “ ‘BİMER’e Başvur Aidatını Geri Al’ Haberi Gerçeği Yansıtmadığını ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığının kitlendiğini” söyledi. (Link:http://www.sikayethaber.com/haber/bddk-baskani-oztekine-tepki-bakanligi-kitledi/3349)

Bugünde Gümrük ve Ticaret Bakanlığı haberi yalanlamaktadır. Haber tamamen doğru iken buradaki amaç acaba vatandaşlarımızı mı korumak bankaları mı? Gümrük ve Ticaret Bakanlığı yaptığı açıklama da banka kesintileri ile ilgili yine kendilerinin kurmuş olduğu www.tuketici.gov.tr sitesinden neden bahsetmiyor. Çünkü tüketiciler kolaylıkla e-devlet şifresiyle şikayetlerini www.tuketici.gov.tr sitesinden iletebilirler. BİMER üzerinden yapılan şikayetlerde eğer ki www.tuketici.gov.tr sistemine aktarılabiliyorsa bakanlığın buradaki amacı nedir ?

Haberin tamamıyla doğru olması ve belgelerin de mevcut olması nedeniyle Bilgi Güvenliği ve Tüketici Hakları Danışmanı Hasan İsra Yıldırım aşağıdaki hayli dikkat çekici açıklamaları yaptı:

BEN BAŞBAKANIN YERİNDE OLSAM

SAYIN Bayram UZUNOĞLAN'ı GÖREVDEN ALIRIM NEDEN Mİ?

Sayın Bayram Uzunoğlan'ın haberler gerçeği yansıtmıyor açıklamasıyla, haberin yer aldığı  hangi haber ajansını zor durumda bırakmış ve güven kaybetmesine neden olmuştur? Oysa haber tamamen doğru ve belgelidir. Sayın Bayram Uzunoğlan tarafıma ulaşabilirse BİMER üzerinden hiçbir evrak vermeden, banka kesintilerimi geri aldığıma dair belgeleri kendisine iletebilirim. Gerekli araştırma yapmadan, bugün haber ajansını haklı iken zor durumda bırakan bir yetkili acaba yarın hangi kurumu zor durumda bırakır? İktidar karşısındaki bir parti bu hususu meclise taşıdığında Başbakan ve arkadaşları zor durumda kalmaz mı? Her şey belgeli ve doğru olmasına rağmen, olayı yanlış yönlendirmeye çalışmaktadır. Ulusal bir TV veya gazete muhabiri tarafıma ulaşırsa bu haberin doğru olduğuna dair belgeleri kendilerine vermeye her zaman hazırım.

BİMER'e NİÇİN BAŞVURABİLİRSİNİZ?

BİMER'e kurumlarda yaşadığınız haksızlıklarla ilgili aklınıza gelebilecek her türlü şikayetlerinizi iletebilirsiniz. Geçmiş yıllarda her hangi bir mahkemeye dilekçe vermem gerektiğinde BİMER aracılığıyla ilgili mahkemeye gönderdim. Dilekçem daha hızlı şekilde iletilmiştir. Burada yine açıklamakta fayda vardır. Yapmış olduğunuz başvuru hangi kurum ile ilgilisi ise sizin şikayetleriniz , BİMER kanalıyla ilgili kuruma iletiliyor. Hesabımdan yapılan haksız kesintilerle ilgili BİMER'e başvuruda bulunduğum da Tüketici Hakem Heyetine iletilmesi nedeniyle haksız kesilen ücretler iade edilmiştir. BİMER'e yapılan şikayetlerde patlama olması nedeniyle bu şikayetlerle ilgili açıklama yapmıştır.

ŞİKAYETLERDE BANKA KESİNTİSİ YAPILDIĞINA DAİR

EVRAK OLMASI ZORUNLU MU?

Vatandaşlarımızın haklarını aramaları onların en doğal hakkıdır. BİMER zaten vatandaşlarımız için kurulmuştur. Kredi kart aidatı, hesap kesim ücreti … iadesi için vatandaşlarımız BİMER kanalıyla ilgili Tüketici Hakem Heyetine gönderilmesini istemeleri neden yanlış olsun ki. Sonuçta hükümet yetkililerimiz e-devletten bahsetmektedir. Eğer ki vatandaşlarımız banka kesintileri ya da diğer hususlardaki şikayetlerini BİMER üzerinden iletemezse BİMER'in kuruluş aşamasına ters düşmektedir. Çünkü BİMER vatandaşlarımızın yaşadığı haksızlıkların önlenmesi amacıyla kurulmuştur. Banka kesintileri ile ilgili şikayetlerde, illaki banka kesintilerinin yapıldığına dair evrak olmasına da gerek yoktur. Çünkü sonuçta tüketici bu evrakı kaybetmiş olabilir. Bankadan istediğinde banka bir sürü zorluk çıkarabilir. Tüketici Hakem Heyeti de, ilgili bankaya gerekli yazıyı yazdığında tüketicinin beyanının doğru olduğunu açıkça görecektir. Tüketici Hakem Heyeti tüketicilere karşı daha hassas olmalı ve kanunlar tekrar gözden geçirilmelidir. Hesap kesim ücretleri, kredi kart aidatı yasal olmamasına rağmen halen  alınması da ayrı bir çözümsüzlük örneğidir.

BANKA KESİNTİLERİNE DAİR ŞİKAYETLER ELDEN Mİ VERİLMELİ ?

BANKA KESİNTİLERİ İÇİN DE E-DEVLETİ KULLANABİLİRSİNİZ

İŞTE AYRINTI

Aslında şikayetlerin elektronik ortamdan başvurulması için www.tuketici.gov.tr sitesi geçmiş yıllarda kurulmuştur. http://www.tuketici.gov.tr/?wapp=8D0EF0C5-515B-43DD-BC62-709940CA6566 linki incelendiğinde “Size en yakın Tüketici Sorunları Hakem Heyetine burayı tıklarak online başvuruda bulunabilirsiniz.” kısmı yer almaktadır. Konuşmasına devam eden Bilgi Güvenliği ve Tüketici Hakları Danışmanı Hasan İsra Yıldırım “E-devlet şifrenizle başvurunuzu yapabilirsiniz. Banka kesintileri ile ilgili başvuruda kesinti yapıldığına dair evrak illaki gerekli ise ilgili bankanın müşteri hizmetlerini arayarak ya da iletişim kısmından ulaşarak geçmiş yıllara aitte hesap özetlerinizin e-posta adresinize gönderilmesini talep edebilirsiniz. E-posta adresinize göndermelerini talep ediniz ki e-devletten başvuru yapabilesiniz. Eğer ki talebinize rağmen hesap özetini banka size göndermezse e-devlet üzerinden e-şifrenizle durumu bildirerek http://tuketicisikayeti.tuketici.gov.tr/Anonim/AnaSayfa.aspx adresine hesabınızdan yapılan haksız kesintiler için başvuru yapabilirsiniz.” dedi.

Şikayet başvurusu yaparken mesaj alanına kredi kart numaranızın sadece ön yüzündeki 16 haneli kısmını ve banka adını yazmanız yeterlidir. Normal hesaplarda da kart numarasının üzerindeki numaraları belirtmeniz yeterlidir. ÖZELLİKLE GÜVENLİĞİNİZ İÇİN KREDİ KARTLARDA BAŞKA BİR BİLGİ YAZMAYINIZ. Hesabınızdan önceki yıllarda da kesinti yapıldıysa, BAŞVURUNUZDA HESABI KULLANMAYA BAŞLADIĞIM TARİHTEN İTİBAREN, HESABIMDAN KESİLEN, KESİNTİLERİN YILLARA GÖRE İSTENMESİNİ VE KESİLEN BU ÜCRETLERİN GELEN BELGELERE GÖRE HESABIMA İADE EDİLMESİNİ talep ediyorum diyebilirsiniz.

E-DEVLET ŞİFRENİZ SİZE ÖZEL OLMASI NEDENİYLE KİMSE İLE PAYLAŞMAYINIZ. UNUTMAYACAĞINIZ BİR ŞİFRE BELİRLEYİNİZ VE İNTERNET CAFE GİBİ YERLERDE E-DEVLET ŞİFRENİZİ KULLANMAYINIZ. GÜVENLİ OLDUĞUNA İNANDIĞINIZ BİLGİSAYARDA KULLANINIZ. BİLGİSAYARDA ETKİLİ (güvenli) GÜNCEL ANTİ VİRÜS PROGAMI OLMASINA ÖZEN GÖSTERİNİZ. UNUTMAYINIZ PİYASADAKİ BİR ÇOK ANTİ VİRÜS PROGAMI YETERSİZDİR. Size Önerim : Kaspersky Internet Security ... ÜCRETSİZ Kullanmak İSTİYORSANIZ DENEME SÜRÜMÜNÜ KULLANABİLİRSİNİZ. 

BUNLARIDA BİLMELİSİNİZ

Tüketici mahkemelerine başvurmak ücretsizdir. İlgili tüketici mahkemesi banka kesintilerinin iade edilmesine kararına rağmen banka kesintileri iade etmekte zorluk çıkarıyorsa haciz işlemi başlatabilirsiniz. Haciz masrafları bankaya kalır. Tüketici derneklerinden, hukuk sitelerinden yardım alabilirsiniz. Hangi kuruma olursa olsun dilekçe verdiğinizde kabul etmek zorundadır. Dilekçeyi kabul etmiyorum diyemez. Eğer ki size zorluk çıkarırsalar hiçbir şekilde tartışmaya girmeden ilgili kurum ya da kişiyi BİMER üzerinden şikayet edebilirsiniz.

Hasan İsra Yıldırım

Bilgi Güvenliği ve Tüketici Hakları Danışmanı

0 542 518 1981

twitter.com/sadebirsevgi

hiyildirim@ymail.com

BİMER'DEN BAŞVURARAK BANKA KESİNTİLERİNİ GERİ ALINIZ...DİLEKÇE ÖRNEKLERİ

 

BİMER'den nasıl başvuru yapabilirsiniz? DİLEKÇE ÖRNEKLERİ İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNKİ TIKLAYABİLİRSİNİZ.

http://sade1sevgi.blogspot.com/2013/01/internetten-basvurarak-banka.html

Herşey gönlünüzce olması dileğiyle...

Hasan İsra Yıldırım

Bilgi Güvenliği ve Tüketici Hakları Danşmanı

0 542 518 1981

https://twitter.com/sadebirsevgi

BAŞKASININ ÜZERİNE KAYITLI HAT KULLANIYORSANIZ KENDİ ÜZERİNİZE ÜCRETSİZ NASIL ALABİLİRSİNİZ?

BAŞKASININ ÜZERİNE KAYITLI HAT KULLANIYORSANIZ

KENDİ ÜZERİNİZE ÜCRETSİZ NASIL ALABİLİRSİNİZ?

Cep telefoncudan aldığımız hattın kendi üzerimize kayıtlı olmadığını öğrendiğimizde moralimiz bozulabilir. Çünkü başkasının üzerine hat kullanmamızdan dolayı , hattımız kapandığında yada hattımızda sorun olduğunda hat sahibinin kimlik bilgilerini bilmediğimizden dolayı işlem yapamayız. Yada bu hattı üzerimize almak istediğimizde (devir işleminde) hat sahibi ile birlikte gitmemiz gerekiyor ve bu işleminde  en az 10 TL ücreti vardır. Başkasına ait hat kullananlar , bu hattı kendi üzerine nasıl alabilirler bu konuyla ilgili Bilgi Güvenliği ve Tüketici Hakları Araştırmacısı Hasan İsra Yıldırım’ın görüşleri şöyle:

“Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun “Aboneliğin Güncelleştirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar” başlıklı düzenlemesi ile başkalarının üzerine hat kullanan aboneler 1 Ekim 2013 tarihine kadar ilgili GSM işletmesine başvurarak taahhütname imzalayarak başkasının üzerine kullandıkları GSM hatlarını ÜCRETSİZ kendi adlarına kayıt ettirebilirler. Bu işlemden sonra aynı telefon numarasını ve sim kartı kullanmaya devam edeceklerdir. Burada hattın eski sahibine de itiraz hakkı tanındı 1 Ekim 2014 tarihine kadar itiraz etmezse hat üzerindeki hakları ortadan kalkacaktır” dedi.

Görüşlerini aktarmaya devam eden Bilgi Güvenliği ve Tüketici Hakları Araştırmacısı Hasan İsra Yıldırım “burada GSM işletmecilerinin çok dikkatli olması gerekmektedir.Çünkü yakından uzaktan telefon numarasıyla ilgisi olmayan birisi başkasına ait telefon numarasını uzun zamandır ben kullanıyorum diye üzerine alırsa işte asıl sıkıntılar o zaman başlar” dedi.